barcelona – Let It Go https://letitgo.tv Tue, 07 May 2019 08:55:22 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=5.1.15 https://letitgo.tv/wp-content/uploads/2019/04/Let-It-Go-512-150x150.png barcelona – Let It Go https://letitgo.tv 32 32 Mallorca Gezi Notları https://letitgo.tv/mallorca/ Fri, 26 Oct 2018 20:22:48 +0000 https://hacerimo.com/?p=1696 Geldik cennet gibi bir adaya daha. Havası, doğal güzellikleri, denizi,.. her birşeyi ayrı güzel. İspanya’nın güneyinde bulunan Mallorca adası mayıs ayında başlayıp ekim sonuna kadar deniz tatili sürebileceğiniz elverişli bir hava durumuna sahip.

Adayı araba ile bir ucundan diğer ucuna yaklaşık iki saatte gidebiliyorsunuz. Mallorca’ya gelince eğer deniz tatili dışında birşeyler yapmak isterseniz, araba kiralamanızı öneririm, çünkü muhteşem doğal güzellikleri mevcut ve bunları görmeden dönmeyiniz. Biz “Ok” isimli acentadan minnak bir arabayı deneyimlemek için Fiat 500 kiralayarak gezdik, çok da eğlendik. 5 günlük ortalama 150 Euro, benzini ile birlikte ortalama 180 Euro’ya denk geldi. Mallorca’nın köylerini, sıradağlarını, denizini, deniz kenarında bulunan muhteşem güzellikteki uçurumlarını görmeden ayrılmayınız!

Mallorca’ya geldiğinizde Palma’ya yaklaşık 20 dk uzaklıktaki havalimanına iniyorsunuz. Buradan otobüs ile veya araba kiralayarak Palma merkezine gidebilirsiniz.

Palma’da Gezilebilecek Yerler;

  • Palma Katedrali:  Bu devasa katedral uzaktan bile enfes görünüyor. Denize yakın bir yerde konumlanmış önünde ise bir nehir bulunuyor. Katedralde yer alan broşürlere göre; 5. yy’dan beri adada Hristiyanlığın olduğunun bir göstergesi olarak bu Katedral kabul ediliyor. 902 yılında Arapların adayı ele geçirmelerinden sonra Müslümanların, Hristiyanların burada yaşamasını hoş gördüğü biliniyor.
  • 1851 yılındaki depremden sonra katedralin birçok alanında hasarlar meydana gelmiş ve Peyronet daha sonra da Gaudi tarafından Katedral restore edilmiştir. Bu yüzden katedralin içerisinde Gaudi’yi hatırlatan birçok detay bulunuyor. Katedralde toplam 61 adet pencere ve çok sayıda ışıklandırma bulunmaktadır ve orta nefte bulunan ışıklandırmalar ise yaratılanların Tanrı’ya söyledikleri övgü dolu şarkıları temsil etmektedir.

 

 

  • Katedralde bulunan en büyük ve gösterişli cam (Morning Star) ise İsa’yı sembolize etmektedir.

 

  •    

 

  • Ayrıca yıl boyunca 3 kez (11 kasım, 2 şubat, 11 şubat) güneş ışığı sayesinde katedralde inanılmaz şekiller meydana geldiği ve 23 ekim tarihinde de katedralin ortasında beliren kırmızı şeklin nereden geldiği ve nasıl oluştuğu konusundaki gizem halen anlaşılamıyormuş.
  • Bellver Kalesi bir sonraki durağınız olabilir, biz biraz şehrin dışında olduğu için tercih etmedik. Ancak sonradan gördük ki müthiş bir manzarası var. Zamanınız varsa kesin gidin.
  •  Modern Sanat Müzesi; açık hava müzesi olan bu müze birçok sanatsal içerik ile sizi karşılıyor. Girişinde ters ev bulunuyor ancak iyi korunmadığından olsa gerek çok bakımlı göremedik biz müzeyi. Ancak buradan güzel bir Palma manzarası izleyebilirsiniz.

 

  • Arap Banyoları bir sonraki durağınız olabilir.
  • Born Caddesi; alışveriş ve yemek için tercih edebileceğiniz cadde. Bilinen birçok markayı burada bulabilirsiniz. Caddedeki ağaçlı yol Barcelona’nın en ünlü caddesi La Rambla’yı anımsatıyor. Ayrıca caddede, vitrininde çekici pastalar olan birçok cafe var.

  • Diğer tercih edebileceğiniz noktalar;
  • Plaza Major
  • Ajuntament
  • Forn Des Teatre
  • Passeig de Sagrera
  • Casa Oleza
  • Consultant De La Mar.

 

Valdemossa Köyü

İnanılmaz güzel bir manzaraya sahip olan bu köyde huzuru yakalıyorsunuz. Mallorca’nın sıradağları olan Serra de Tramuntana’nın eteklerinde kurulan bu köyü kesinlikle görmenizi öneririm. Ünlü besteci Frederic Chopin’in evi yine bu köyde bulunmaktadır.

Chopin’in bu köyde 5 ay kadar yaşadığı bilinmektedir, hatta bu köyde yaşamasını sevgilisi George Sand’ın istediği bilinmektedir. Chopin bu köyde yaşadığı süreçte ünlü bestelerinden Prelude’i bestelemiştir. Chopin’in evine giriş 8 euro. Evinin önünde muhteşem bir bahçe bulunuyor ayrıca evinin karşısında bulunan manzara ile bestelerini üretirken ilhamı nereden aldığı kolaylıkla anlaşılıyor.

   

 

Köyün her yerinde taş evler mevcut ve evlerin kapılarının önünde ise dini resimler asılmış. Her resimde farklı bir dini olay resmediliyor.

Köyde her cafede, her fırında bulabileceğiniz Coco de Patata isimli tatlıdan yemenizi öneririm. Aslında bu tatlı bizim poaçamızın üzerine pudra şekeri dökülmüş hali. Biz lezzetini beğendik ama pudra şekeri olmasa daha iyi 😉

 

Soller Köyü

Soller’in bir kara kısmındaki köyü bir de sahil kısmı bulunuyor. Kara kısmında büyük bir kilise bulunuyor. Kilisenin önünde büyük bir meydan bulunuyor ve burada yemek için birçok restaurant ve cafe var.

 

Sahil kısmı tabiki daha güzel burada nostaljik bir tramvay bulunuyor ve bu tramvay sahilden başlayarak kara kısmında bulunan kilisenin yanından yukarı doğru çıkıyor. Biz araba kiraladığımız için binmedik ancak  tramvayın sahilden kara kısmına giderken çok güzel manzaralardan geçtiğini tahmin ediyorum. Tramvay fiyatı 7 Euro.

 

Biz Port De Soller’e gittiğimizde yağmur yağdığı için sahil kısmında ilk bulduğumuz cafeye giriyoruz. Tesadüfen girdiğimiz bu kafenin yemekleri bizi cezbediyor açıkçası. Tiramisusu lezzetli ayrıca çay sunumları da çok şık. Çalışanları ilgiliydi giderseniz deneyebilirsiniz. İsmi Nou Bon Vi. Tiramisu 5 euro, çay ve kahvesi ise 4 euro.

Size Soller’de önereceğim en güzel yer Nautilus Restaurant. Kayalıklar üzerinde bulunan bu restaurantın önünde alabildiğine açık denizi gören ve muhteşem bir gün batımına sahip olan manzarası var. Soller’in sahil kısmından yaklaşık 10 dakikada yürüyerek ulaşabilirsiniz. Biz araba için sahil kısmı girişinde bir yer bulup park sıkıntısı çekmeyelim diye yürüyerek gittik ancak araba parkı için yerleri de mevcut.

 

Pollença Köyü

Pollença köyü yine dağ eteklerinde kurulmuş bir köy. Taş evleri çok fazla ve her sokağında turistik dükkanları mevcut.

Köyün üst kısmına çıkan yüzlerce merdiveni takip ederseniz hem yukarıdan köyü görebileceğiniz hem de başında dumanlı sıradağları görebileceğiniz bir manzara ile karşılaşıyorsunuz.

Köyün en üst kısmında küçük bir kilise bulunuyor ancak insanlar bu manzara için en üst noktaya kadar çıkıyorlar. Alışveriş yapmak isterseniz el yapımı birçok takı dükkanı, kıyafet ve çanta dükkanını köyün dar sokaklarında bulabilirsiniz.

 

Alcudia Köyü

Alcudia’nın kara kısmında çok bir şey yok o kısmı atlayıp doğrudan sahil kısmına inebilirsiniz. Sahil kısmı sıcak bir denize sahip ve bizim Ölüdeniz’i andıran bu plajda dizinize gelen deniz suyu ile uzun bir müddet denizde yürüyebilirsiniz. Biz plajını çok beğendik, plajında bizimkinden değişik bir kumsal bulunuyor; daha minik ve sıkı beyaz kumlar var. Denizinin turkuaz rengi, sıcaklığı muhteşem. Alcudia diğer köylere nazaran daha turistik ve cadde boyunca alışveriş için birçok dükkan bulunuyor.

Can picafort sahili ise Alcudia’yı sahil yolunu takip ettiğinizde bulabileceğiniz Alcudia’nın devamı niteliğinde olan plaj. Ancak Alcudia’daki sakinlik burada yok daha dalgalı ve çabuk derinleşen bir denize sahip. Bu kısım daha çok yazlık kasaba gibi birçok villa, ev var. Sahil kısmının karşısında yemek için yerler var.

Alcudia ve Can Picafort sahilleri çok uzun sahiller. Denize girmek için bir daha gitsem Alcudia’yı tercih ederim.

 

Deia Köyü

Bizim doğasını, manzarasını en sevdiğimiz köy Deia. Diğerlerine göre daha farklı geldi bize. Köyün sokaklarında kaybolun, dar geçitlerden geçin.

Ve kesinlikle köyün üst kısımlarına doğru çıkın. Köyün üst kısımlarına doğru çıktığınız en üst kısımda bir kilise göreceksiniz. Kilisenin manzarası güzel ve önünde ilgi çekici bir mezarlık bulunuyor.

Köyün sokaklarında kaybolmanızı, dar sokaklardan geçmenizi, her tarafı çiçeklerle kaplı olan sokakları görmenizi öneririm. Köyü gezerken dağ eteğinin üst kısımlarında bulunan evlerin bazılarının teraslarının olduğunu görüp ve bu terasların muhteşem manzaralarına karşı kahve yudumlamayı dileyip oradan ayrılıyoruz.

 

 

Bu köy diğerlerine göre daha az turistik ve biz bu köyü gezerken gerçek bir İspanyol köyü gezdiğimizi hissettik. Bizim için bu duygu daha önemli.

 

Andratx

Bu köyde yine kara kısmına gitmeye gerek olmamakla birlikte sahil kısmı görülmeyi hakeden bir yer. Sahilde yürünebilecek güzel bir yol var ve yol boyunca birçok kafe ve restaurant bulunuyor. Andratx’e kesinlikle gün batımında gidin. Hatta gün batımından biraz önce gidip sahilin uç noktasında kendinize güneşin batışının muhteşem manzarasını keyifle izleyebileceğiniz bir nokta bulun. Güneşin batarken ki bütün renklerini, gökyüzünün ve güneşin denizde olan yansımasında maviden kırmızıya dönen halini görmenizi öneririm.

 

Portal Vells

Portal Vells güzel birçok plajı olan ve iki saatlik doğa ile iç içe olacağınız sahil boyunca yürüyebileceğiniz bir rotaya sahip. Yürüyüş yolunu takip ederseniz mağaraları da görebiliyorsunuz.

Rota boyunca uçurumlardan izleyebileceğiniz denizin turkuaz tonundan laciverte dönen rengini ve gökyüzü ile birleştiği manzarayı izleyebilirsiniz.

Rota boyunca muhteşem noktalar ve kartpostallık manzaralar yakalayabilirsiniz. Rota boyunca devam ederseniz bazı noktaların denize girmek için müsait olduğunu ve rot üzerinde birçok küçük plajın olduğunu göreceksiniz. Bazı plajlarda deniz uzun süre derinleşmiyor.

Rota üzerinde bir de çıplaklar plajı bulunuyor. Düşüncemizin aksine bu plajın birçok üyesi bulunmakta.

     

 

 

 

]]>
BARCELONA GEZİ NOTLARI https://letitgo.tv/barcelona-notlari/ Wed, 28 Sep 2016 07:56:14 +0000 http://yenigelin.moda/?p=206  

Barcelona Barcelona güzel Barcelona. Bu yazımda neler bulacaksınız önce ondan başlayalım;

  • Barcelona’da ne yapılır,
  • nerede kalınır,
  • nereden ne alınır,
  • nerede gezilir
  • denize nerede girilir
  • ne yapmak lazım,
  • gezerken neye dikkat etmek lazım,
  • hediyelik eşyacılar nerede,
  • şunları kesin yapın dediklerim,
  • şunları kesin yeyin dediklerim…

Öncelikle Barcelona gerçekten çok güzel şimdiden gidecek arkadaşlara muhteşem bir seçim yaptıklarını söyleyebilirim. Bir kez gidince ikinciyi kesin istiyorsunuz onu da söyliyeyim. Hem yaşanılası hem gezilesi şehirler vardır ya Barcelona onlardan işte. Ben yaşamak isterdim Baarcelona’da. Her şeyi yapabilirsiniz Barcelona’da. Hem denize girebilirsiniz, hem sanatla ilgileniyorsanız Piscasso ve Dali müzelerini gezebilirsiniz, sahil boyu bisiklete binebilirsiniz, Flamenko izleyebilirsiniz, El Born bölgesinde tarihi sokaklarda gezebilirsiniz, alışveriş yapabilirsiniz, ilginç yemeklerinden tadabilirsiniz.

IMG_1601

Öncelikle aklıma gelen ilk şey Barcelona’da yoğurdu çok kullandıkları. Her yerde yoğurt kullanılıyor. Çok ilgimi çekmişti benim. Vay be bizim yoğurdumuzu bizden çok kullanıyorlar demiştim ben. 😀 Dondurmalarda, çeşitli soslarda, kahvaltıcılarda pankek menünüzün içerisinde.. vs birçok yerde kullanılıyor.

Ben gezmek istiyorum nereden başlamalıyım diyorsan gidince göreceksin şehrin ortasında yukarıdan aşağıya inen bir cadde var La Rambla Caddesi. Kesin gör bu caddeyi. Bu caddede karşılıklı alışveriş için mağazalar bulunmakta. Alışveriş yapabileceğin birçok seçenek bulunuyor. Zara, Pull Bear, Stradivarius, Sephora… dükkanları bol bol var.

 

image

La Rambladan aşağı inerken sağ tarafınızda bir pazar bulunacak. LA Boqueria pazar. Bu pazar bir muhteşem kesin gidin taze taze meyveler yiyin. Taze, buzz meyve sularından için. Bayılacakınız bu atmosfere. Yalnız dikkat edin gün içerisinde belli saatlerde bazı pazarcılar kepenk indiriyor. Siesta tatilleri bulunuyor belli saatler arasında çalışmıyor yatıyorlar, ilginç bir şekilde. Avrupa’da bu alışkanlık mevcut kendilerine önem veriyorlar bol bol dinleniyorlar sonra ne pazartesi sendromu kalıyor ne günün stresi bende yatsam gün içinde 1-2 saat bende muhteşem olurum 😀 Yuakrıdaki video pazardan bir kesit. Böyle de renkli, cıvıl cıvıl bir atmosfer, insanın içini açıyor,

El Born bölgesini kesin gezin ben en çok buraları beğendim. Tarih kokan daracık sokaklarda kaybolun, haritaya bakmadan ilerleyin kendiniz aa burası neresiymiş diye keşfedin böylesi daha eğlenceli. Bizim otelimizde El Born bölgesine yakındı. El born bölgesinden hediyelik eşya alabilirsiniz, birçok dükkan mevcut. Sıkı bir pazarlık yapmanız lazım.

Hediyelik eşya olarak, anahtarlık, magnet, kupa, tişört, kar küresi, şapka, yelpaze.. vs alabilirsiniz. Bir de pareolar var her yerde. Barcelona’nın meşhur kertenkelesi birçok hediyeliklerde bulunuyor. El born bölgesidneki dükkanlardan alabilirsiniz bunun haricinde limana yakın tarafta akşamları pazar kuruluyor. Bildiğimiz akşam pazarı, satıcılar yerlere örtü serip burada satıyorlar, dediğim gibi sıkı bir pazarlık yapıp alın. Ayrıca şehrin birçok yerinde Ale-Hop adında dükkanlar var fiyatlar çok uygun. Hediyelik eşya seçeneği çok fazla alabilirsiniz.

Otelinizi her yerden seçebilirsiniz aslında Barcelona’da. Çünkü çok gelişmiş bir metro ağı var. Her yere kolaylıkla metro ile ulaşabilirsiniz. Yalnız şehir dışına da çok taşmayın. Biz denize de yürüyerek gidebilelim diye Barcelonata bölgesinden Park Hotel’i tuttuk. Booking’den iyi fiyat veren otellerden metroya yakın olan bir yer tutabilirsiniz.

En ilk yapmanız gerekenlerden havalimanından indiğinizde otelinize nasıl ulaşacağınıza kesinlikle gitmeden bakın, öğrenin. Çünkü uçaktan indikten sonra kendinizi bir an önce otelinize atmak isteyebilirsiniz bir de bununla uğraşmayın.

Flamenko izleyebilirsiniz birçok ilan görüyorsunuz birine kayıt yaptırabilirsiniz. Biz El Born de picasso müzesinin az ilerisinde sol tarafta bulunan bir yerde gitmiştik. Yani gitmesekte olurmuş dediğimizi hatırlıyorum.

Telefonunuza Trip Advisoru, Barcelona Metro Ağını, City Mapper’i, offline çalışan bir de İspanyolca Sözlük ekleyin. City Mapper uygulaması sizin bir yerden diğerine nasıl gideceğinizi, hangi toplu taşıma araçlarını kullanacağınızı gösteriyor. City Mapper’de internet paketinizin olması gerekiyor ancak; internet paketiniz olmadan da kullanabilirsiniz şöyle; wifi bulunan bir mekana geçiyoruz nereden nereye gideceğimizi işaretliyoruz ve program bize hangi toplu taşıma araçlarını kullanacağımızı gösteriyor. Ekran görüntüsünü alıp sonrasında da kullanmış oluyoruz 😉

La Rambla’da  akşama doğru ressamlar oluyor. Burada çizimini beğendiğiniz bir ressamdan karikatürünüzü ya da kara kalem çalışmanızı yaptırabilirsiniz. Karikatür çizdirirseniz daha uygun fiyatlı oluyor 10 euro karikatür fiyatı, 20 euro kara kalem fiyatıydı.

Gaudi’nin eserlerine gidin kesin, zaten Barcelona’ya gelince sık sık duyacağınız isimdir Gaudi. Bir gününüzü Gaudi eserlerine ayırabilirsiniz. Sagrada Familia’ya kesin gidin muhteşem devasa bir yapı. Burada dikkat etmeniz gereken şey; önceden bilet alırsanız internetten online olarak hiç sıra beklemeden gezebilirsiniz. Casa Mila’yı ben çok beğenmedim. Bu da Gaudinin bir eseri ancak bu yapı La Rambla’nın başında bulunuyor. Ancak yapının içerisinde size bir araç veriliyor Türkçe dili mevcut diil, ingilizce anlıyorsanız alabilirsiniz, telefon tarzı bir araç. Kamerası bulunmakta, siz kamerayı odanın bir köşesine tutuyorsunuz ekranda orası dolu olarak eski hali gösterilip tarihi anlatılıyor. Sanırım 23 euroydu fiyatı. Öğrenci iseniz öğrenci kimliğinizi yanınızda taşıyın öğrenci indirimlerinden faydalanın. Casa Battlo’ya isterseniz yine gidebilirsiniz.

IMG_1537

Barcelonata Barcelona’da denize girebileceğiniz plajları bulunduran yer. La Rambla’dan başlayıp aşağı doğru yürüdüğünüzde en sonda denize ulaşıyorsunuz. Burada bulunan plajın soluna doğru uzanan koskocaman plajlar mevcut. Bu kısın biraz kalabalık La Rambla’ya yakın olduğu için siz isterseniz biraz daha ileriden girebilirsiniz daha sakin oluyor o kısımlar.  Deniz çok tuzlu ve çok dalgalı. La Rambla nın sonunda Cristof Colombun heykelide bulunuyor.

Ne yiyeceğiz diyorsanız envai çeşit deniz ürünleri mevcut. Deniz ürünleri seviyorsanız aç kalmazsınız bayıla bayıla yemek yersiniz. Barcelona’ya gelip tapas yemeden olmaz.

image

Şimdi geldik nerede ne yemeliyize. Sizlere önerilerim:

  • El Bornde bulunan isimlerini hatırlamıyorum ama picasso müzesine giderken solda ve sağda bulunuyor. Foursquare’dan bakarsanız en yüksek puanlılar bunlar. Çok lezzetliler, kesinlikle deneyin. Yukarıdaki fotoğraflardakiler bizim tapaslarımız. Şu üzerinde kırmızı biber olan benimkisi çok lezizdi. image
  • Milk kahvaltı için ideal, Barcelona’nın en yüksek puanlı kahvaltıcısı (ben çok beğenmedim çünküsü bizdeki gibi bir kahvaltı alışkanlıkları yok İspanyolların e tabi beğenmem İstanbul’dan gidip kahvaltıcı arıyorum. Hiçbir yerde bizim gibi kahvaltıcılar yok bizimkilerde biraz abartıyor ama olsun Türkler olarak yemeyi seviyorsak demekki.) Milk’te biz pankek ve patates salatası tarzı birşey almıştık. Pankeklerin arasında yoğurtlu bir sos koymuşlardı. Pankeki kaplayan ve tabağın büyük kısmında bulunan şekerli bir şerbeti vardı onu çok beğenmedim. Ayrıca domuz ürünleri tercih ediyorsan seçeneğin çok fazla.
  • Kahvaltı için Fred Y Fraise’yi de yine seçebilirsiniz. Burada biz kızarmış ekmek üstü omlet tarzı şeyler almıştık ben beğenmiştim.
  • Yine kahvaltı için Brunch cake tercih edilebilir. Aşağıdaki fotoda Brunch cake de almış olduğumuz biri tatlı biride hamburger. Tercih edilebilir.

14488958_1459610754055617_365906171_o

  • Birde her yerde pilav tarzı barcelonanın özel yiyeceği mevcut yiyebilirsiniz.
  • La Rambla’dan dümdüz indiğimizde denize yakın bir kısımda bulunan ve burgerleriyle ünlü Maka Maka’da isterseniz burger yiyebilirsiniz. Gayet lezzetli ve doyurucular.

Park Güell’e gitmeden online bilet alın biz gittiğimizde saat 13.00dı. Ancak saat 17.00 için bilet alabileceğimizi söyledikleri için biz almadık. Siz önceden bilet alın ve kesinlikle gezin.

Sahilde bisiklet kiralayıp gezebilirsiniz, hem yüremeyeyim hem de toplu taşıma kullanmadan gezeyim diyorsan tam senlik bisikletle gezme olayı. Barcelona’nın sahil şeridi çok güzel bisikletle dümdüz ve bisiklet yolundan rahat bir şekilde gidebilirsiniz. El Born’da 5 euro’ya bisiklet kiralamıştık biz.

14455697_1459608027389223_1512461196_o

Barceloneta’dan teleferiğe binip Montjuik tepesine gidebilirsiniz. Teleferik çok eğlenceli. Buradan binince Montjusik tepesine çıkan bir teleferiğe daha binmeniz gerekli. Yani iki farklı teleferikle tepeye varabiliyorsunuz. İsterseniz ikinci teleferiğe binmeyip yukarı doğru yürüyebilirsiniz. Yandaki foto Montjuicke çıkarken bir yol çok beğenip fotoğraf çekindik çok hoş olmuş. :))

IMG_1775

 

 

 

Ayrıca aklınızda bulunsun şehirde bisikletçilerin arkasında iki kişinin oturabileceği tarzda bisikletler mevcut. Siz oturuyorsunuz onlar taşıyor sizi.

Arenas de Barcelona adlı bir avm mevcut. Eskiden burada boğa güreşleri yapılıyor deniliyor. Artık avm ye çevrilmiş ve bizdekilerden farklı değil.

Şimdiden iyi eğlenceler, doya doya yaşayacağınız bir tatiliniz olsun. Tadı damağınızda kalmasın, her yeri gezin her şeyi yapın. Bundan da eksik kaldım demeyin. :))

 

 

 

 

 

 

]]>