Ah 90’lar. Ne güzel anılarımız var 90lı yıllarla alakalı. En güzel çocukluk yılları 90’larda geçti bence. 😉 Ne de güzel oyuncaklarımız vardı. Buram buram kokan 90lı yıllar oyuncakları vardır geriye bakıp yüzünüzde bir tebessüm oluşturan; tetris, taso, atari, solo test, vampir dişi, balık tutma oyunu, topaç.. daha neler neler. 90’lı yılların dizileri, filmleri, şarkıları da alır götürür sizleri uzaklara.
İşte bu yazımda 90’lı yılları size hatırlatacak, o ruhu tekrar yaşamanıza vesile olacak bir mekan tanıtacağım. Cafe 90’lar. Bu kafemiz Süleymaniye Camii’nin arka taraflarında yer alıyor. Metro ile İstanbul Üniversitesi durağında inip Süleymaniye Camii’ne geldikten sonra arka sokağında bulabilirsiniz. Mekan 4-5 katlı. Bütün katlarında Haliç, İstanbul Boğazı manzarası var.
Mekana girdiğinizde 90 lı yıllardaki bir evin salonuna girmişsiniz gibi hissediyorsunuz.
Masalar, koltuklar, hatta vitrin ve vitrinin içerisindeki süslü anane çeyizinden kalma bardaklar ve her tarafta danteller bulunmakta.
İsterseniz burada koltuklarda oturabilirsiniz. Bu katta şömine bile var kışın daha sıcak oluyor üst katlara göre.
Üst katlar camlı teras istediğinizde camları kapatabiliyorsunuz ancak manzarasına doyum oluyor.
Birinci katta duvarlarda boylu boyunca Orhan Gencebay, Müslüm Gürses diğer tarafında 90’lı yıllara damgasını vurmuş sanatçılar yer alıyor. Bir tarafınızda 90lı yılların sanatçıları, bir tarafınızda İstanbul Boğazı ve bu ambiyansa tabiki 90lı yıllar şarkıları eşlik ediyor. Varın siz hesaplayın nasıl muhteşem bir yerde bahsediyorum.
Menüsünde kahvaltı, sandviç, yemekler (beyaz et ve kırmızı et ile yapılmış ana yemekler), aperatifler (krep, omlet ve börekler), tatlılar, zengin içecekler (sıcak, soğuk içecekler ve nargile mevcut. Kahvaltı baya zengin, denenebilir.
Ancak tatlıları çok lezzetli değil. Zaten manzara ve tat birlikte güzel olmuyor olsa da çok uçuk fiyatlar ortaya çıkıyor. Bu kafemiz İstanbul Üniversitesi’ne çok yakın olduğu için fiyatları makul ve daha çok öğrenci mekanı tarzında diyebiliriz. Ancak bu manzarayı kolay kolay bulamayacağınızı varsayarak gelmenizi şiddetle tavsiye ediyorum. Menü 90lı yılların vazgeçilmez müzik arası kaset şeklinde yapılmış.
Kafe oyun oynamak isteyenlere de hitap ediyor. Tavla gibi oyunlar da var.
Genelde en üst katı doğum günü gibi organizasyonlara ayırıyorlar. En üst katın manzarası tabiki daha güzel.
Buraya hafta içi gündüz gelmenizi tavsiye ederim. Akşamları ve haftasonları çok fena kalabalık oluyor. Teras katlarda manzaranın bulunduğu masaları boş bulmanız bu durumlarda imkansızlaşıyor.
Burada manzaraya doyduktan sonra Süleymaniye Camii ziyaret edilebilir, camiinin karşısında bulunan ünü kuru fasülyecilerde fasülye pilav klasiği yapabilir veya aşağı Eminönü tarafına yürüyebilirsiniz. Eminönü’nün bu kesimleri biraz sessiz ve yıkık dökük binalardan oluştuğu için buradan yürümenizi çok önermiyorum. Üst kısımdan gelip gitmeyi tercih edin. 😉
Menüye bakmak isterseniz; yazıyı okumanızda sizi rahatsız etmemesi açısından en alt kısma koyuyorum. 😉